Dolar 42,8012
Euro 50,1583
Altın 5.973,25
BİST 11.341,90
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
14°C
Parçalı Bulutlu
Cts 14°C
Paz 13°C
Pts 13°C
Sal 14°C

1,247 Milyar €’luk Hızlı Tren Hattı: Yerköy-Kayseri

1,247 Milyar €’luk Hızlı Tren Hattı: Yerköy-Kayseri
26 Mart 2025 15:05



Giriş

Bu makale, Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesi’nde Yerköy ile Kayseri arasında yeni bir 140 km yüksek hızlı demiryolu hattının inşası için sağlanan 1,247 milyar € (1,351 milyar $) değerindeki önemli finansman paketini inceliyor. Bu proje, bağlantıyı güçlendirmeyi, bölgesel ekonomileri canlandırmayı ve Asya ve Avrupa arasında önemli bir ticaret bağlantısı konumunu sağlamlaştırmayı hedefleyen Türkiye’nin yüksek hızlı demiryolu ağının iddialı genişlemesinde kritik bir adımı temsil ediyor. İhracat kredi kuruluşları (İKK) garantileri ve ticari kredilerin bir karışımını içeren finansman yapısı, Türkiye’nin altyapı geliştirme planlarına olan uluslararası güveni ve büyük ölçekli altyapı projelerinde sürdürülebilir finansın artan önemini vurguluyor. Ankara-Sivas hattı gibi mevcut ve planlanan demiryolu hatlarıyla entegrasyonu, projenin daha geniş Türkiye ulaşım ağı içindeki stratejik önemini vurgular. Finansmanın ayrıntılarına, projenin ekonomik etkilerine ve Türkiye’nin daha geniş ulaşım stratejisi ve jeopolitik hedefleri bağlamındaki rolüne ineceğiz.

Finansman ve Proje Yapısı

1,247 milyar €’luk finansman paketi, uluslararası toplumun Türkiye’nin yüksek hızlı demiryolu genişlemesinin ekonomik uygulanabilirliğine olan inancının bir kanıtıdır. Finansman, Birleşik Krallık, İtalya, Avusturya ve Polonya’nın ihracat kredi kuruluşlarının (İKK) garantilediği 1,027 milyar €’luk bir krediyi içermekte olup, önemli bir uluslararası işbirliği ve risk paylaşımını göstermektedir. Buna, İslam Kalkınma Bankası’nın Yatırım ve İhracat Kredisi Sigorta Kurumu (ICIEC) tarafından kısmen desteklenen 220 milyon €’luk bir ticari kredi imkanı eklenmiştir. Mitsubishi UFJ Financial Group (MUFG), karmaşık finansal düzenlemeyi kolaylaştıran ve kurumsal yatırımcıları sendika kredi verenlerle birleştiren tek yetkili lider düzenleyici, koordinatör, yapılandırıcı ve acente banka olarak görev yapmıştır. Türkiye’nin Sürdürülebilir Finansman Çerçevesi ve Gelirlerin Yeşil Kullanım kriterleriyle uyumlu olan bu karışık finans çözümünün başarılı bir şekilde yapılandırılması, çevre bilincine sahip altyapı yatırımlarına doğru artan bir eğilimi yansıtmaktadır.

Ekonomik Etki ve Bölgesel Kalkınma

Yerköy-Kayseri yüksek hızlı demiryolu hattının, İç Anadolu Bölgesi üzerinde önemli bir ekonomik etkiye sahip olması beklenmektedir. Seyahat sürelerini kısaltarak ve bağlantıyı iyileştirerek proje, ekonomik faaliyeti canlandıracak, ticareti kolaylaştıracak ve bölgenin rekabet gücünü artıracaktır. Nisan 2023’te açılan Ankara-Sivas hattıyla entegrasyonu, Kayseri ve diğer İç Anadolu şehirlerini başkent Ankara’ya ve nihayetinde İstanbul’a bağlayan önemli bir kuzey-güney koridoru oluşturacaktır. Bu gelişmiş altyapı, mal ve insan hareketini kolaylaştıracak, karayolu taşımacılığına olan bağımlılığı azaltacak ve tıkanıklığı azaltırken, bölgenin ihracat potansiyelini artıracaktır. Proje ayrıca inşaat ve işletme aşamalarında önemli istihdam olanakları yaratacaktır.

Yüklenici Katılımı ve Proje Teslimi

Yerköy-Kayseri hattının inşası, üç önde gelen Türk yükleniciden oluşan bir ortak girişim tarafından gerçekleştirilecektir: Doğuş İnşaat, Çelikler ve Özkar. Bu şirketler, Ankara-Sivas yüksek hızlı demiryolu hattının başarılı bir şekilde tamamlanması da dahil olmak üzere büyük ölçekli altyapı projelerinde geniş bir deneyime sahiptir. Sözleşmedeki bu süreklilik, proje gereksinimleri konusunda bir dereceye kadar tanıdıklık ve yürütmeye yönelik akıcı bir yaklaşım sağlar. Benzer projelerdeki deneyimleri ayrıca muhtemelen maliyet verimliliğine ve teslimat zamanına katkıda bulunarak potansiyel gecikmeleri ve maliyet aşımını en aza indirir.

Jeopolitik Bağlam ve Ulusal Strateji

Türkiye’nin yüksek hızlı demiryolu yatırımlarına devam etmesi sadece yerel altyapı geliştirmeyle ilgili değildir; jeopolitik konumunu güçlendirmek için tasarlanmış stratejik bir girişimdir. Ulaşım ağını geliştirerek Türkiye, Asya ve Avrupa arasında kritik bir bağlantı rolünü sağlamlaştırmayı hedefliyor. Bu iddialı demiryolu genişlemesi, Türkiye’nin özellikle Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Koridoru (IMEC) gibi Türkiye’yi atlayan alternatif bir rota sunan girişimler ışığında, büyük bir transit merkez olma yönündeki daha geniş çabalarını tamamlar. Ancak, sağlam iç bağlantılara yatırım yaparak Türkiye, bölgesel ticarette hayati bir oyuncu olduğunu iddia etmeye devam ediyor. Yerköy-Kayseri hattının ve devam eden diğer demiryolu projelerinin tamamlanması, Türkiye’nin ulusal ulaşım stratejisine ve uluslararası ticaret ve lojistiğinde önemli bir aktör olmaya yönelik azmine işaret etmektedir.

Sonuçlar

Yerköy-Kayseri yüksek hızlı demiryolu hattı için sağlanan 1,247 milyar €’luk finansman, Türkiye’nin altyapısını modernize etme konusundaki kararlılığını ve ülkenin genel ekonomik ve jeopolitik stratejisindeki önemini vurguluyor. Birleşik Krallık, İtalya, Avusturya ve Polonya’dan İKK garantilerinin yanı sıra ICIEC tarafından kısmen desteklenen ticari krediler ve MUFG tarafından uzmanca yapılandırılmış olan proje, Türkiye’nin altyapı geliştirmelerine ve sürdürülebilir finans ilkelerine uyumuna olan uluslararası güveni sergiliyor. Doğuş İnşaat, Çelikler ve Özkar gibi deneyimli Türk yüklenicilerin katılımı, yüksek düzeyde proje yürütme yetkinliği sağlıyor. Bağlantının artması ve ulaşım maliyetlerinin azalmasının doğrudan ekonomik faydalarının ötesinde, bu proje bölgesel kalkınmayı teşvik edecek ve Türkiye’nin küresel ticaret ortamında etkin bir şekilde rekabet etme kapasitesini artıracaktır. Bu yeni hattın mevcut Ankara-Sivas hattına entegrasyonu, Türkiye’nin Kuzey-Güney ulaşım koridorlarını güçlendirerek, Asya ve Avrupa arasında hayati bir ticaret bağlantısı olarak stratejik konumunu daha da geliştiriyor. Bu projenin başarısı, gelecekteki altyapı geliştirmeleri için bir model görevi görerek, ulusal stratejik hedeflere ulaşmada karışık finansmanın, uluslararası işbirliğinin ve büyük ölçekli altyapı girişimlerine sürdürülebilir bir yaklaşımın önemini gösteriyor. İleriye bakıldığında, özellikle IMEC gibi alternatif transit rotalar karşısında, yüksek hızlı demiryolu ve diğer kritik ulaşım altyapılarına yapılan sürekli yatırımlar, Türkiye’nin küresel ticaret ve bölgesel kalkınmada önemli bir oyuncu olma hedeflerini gerçekleştirmesi için kritik önem taşıyacaktır. Bu projenin başarılı tamamlanması, şüphesiz Türkiye’deki gelecekteki yüksek hızlı demiryolu genişlemesinin yolunu açacak ve hayati bir ticaret ve ulaşım merkezi olarak yerini daha da sağlamlaştıracaktır.