İzmir Metrosu İçin Tehlike Raporu Hazırlandı
İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2005 yılında yapımına başladığı Üçyol – Üçkuyular Metrosu’nda hat üzerinde kalan son iki istasyonu Temmuz ayı sonunda açmaya hazırlanırken Egeli Sabah; İzmirspor ve Hatay İstasyonları ile hattın tamamının ray döşeme işlerini alan yüklenici ÖZTAŞ firmasının Ortadoğu Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’ne hazırlattığı rapora ulaştı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2005 yılında yapımına başladığı Üçyol – Üçkuyular Metrosu’nda hat üzerinde kalan son iki istasyonu Temmuz ayı sonunda açmaya hazırlanırken Egeli Sabah; İzmirspor ve Hatay İstasyonları ile hattın tamamının ray döşeme işlerini alan yüklenici ÖZTAŞ firmasının Ortadoğu Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’ne hazırlattığı rapora ulaştı. Bu güne kadar kamuoyuna açıklanmayan ve İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından sır gibi saklanan rapor, önümüzdeki günlerde vatandaşların kullanımına açılması öngörülen tünelde, İzmirlileri bekleyen ölümcül tehlikeleri gözler önüne serdi. Her bir satırı tüyleri diken diken eden rapor, tünellerin yapımına olanak tanıyan hesaplamaların hatalı yapıldığını, proje çizilirken su basıncı ve depremselliğin göz ardı edildiğini ortaya koydu.
TÜNEL 2 KEZ YIRTILDI
Bunun sonucu olarak da önce 3 Mayıs 2011’de, ardından da 18 Temmuz 2012’de, art arda iki kez metro tünelinde yırtılma meydana geldi. Tünelin Poligon ve Fahrettin Altay istasyonları arasındaki bölümünde, rayların döşeneceği taban kısmı, su basıncı hesaplanmadan yapıldığı için alttan gelen baskıya dayanamadı ve kırıldı. 140 santim kabaran tabanın altında yer alan ve bu tür inşaatlarda, betonarme yapıyı sudan korumak için imal edilen ve ‘tecrit’ adı verilen yapı yırtılınca tünelin Poligon ve Fahrettin Altay istasyonları arasındaki bölümü sularla kaplandı. Tüneli adeta dereye döndüren su kitlesi, pompalarla tünel dışına güçlükle atılabildi. Yaşananlar kamuoyundan gizlenirken metronun açılışının bu güne kadar defalarca ertelenmesinin altında yatan gerçek de böylece Egeli Sabah tarafından gün ışığına çıkarılmış oldu. Yüklenici ÖZTAŞ firması ile Büyükşehir arasında yapılan yazışmalar, metro tünelinde meydana gelen yırtılmanın ‘ben geliyorum’ dediğini fakat Büyükşehir’in bu uyarıları dikkate almadığını gözler önüne serdi. Büyükşehir, yüklenici firmanın çeşitli tarihlerde defalarca yaptığı uyarılarına kulak asmayınca ÖZTAŞ, yaşananlardan sonra İzmir Metrosu’nda meydana gelen ve gelebilecek olan mevcut hasarlarla ilgili ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü’ne rapor hazırlattı.
KOCAOĞLU TOPLANTIYA KATILMADI
İçeriği ve yapılan tespitler bakımından kelimenin tam anlamıyla felaket habercisi niteliğindeki rapor, can güvenliği açısından hayati önem taşıdığı için raporu hazırlayan Doç. Dr. Erdem Canbay, tünelle ilgili çekincelerini ifade etmek için 5 Haziran 2012’de İzmir’e geldi. Fakat randevu verilen toplantıya ne İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ne de o dönem Genel Sekreterlik görevine vekalet eden Raylı Sistemlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Raif Canbek katılmadı. Bunun üzerine Canbay, görüşlerini kaleme aldı. ÖZTAŞ Genel Müdürü Ahmet Öztek de bir üst yazı ile Canbay’ın konuya ilişkin görüşlerini İzmir 18. Noteri kanalıyla 6 Haziran 2012’de, Kocaoğlu’na, Raylı Sistem Daire Başkanlığı’na ve müşavir firma STFA-Semaly S.A.O.G’ye gönderdi. Görüş yazısında Müşavir firma STFASEMALY tarafından tarafsız Hollandalı DHV firmasına hazırlatılan raporun sadece hidrojeolojik olarak hasarlara odaklandığına dikkat çeken Canbay, raporda statik ve betonarme açısından durumun göz ardı edildiğini iddia etti.
ANA NEDEN SU BASINCI
Tünelde meydana gelen göçme ve oluşan hasarın ana sebebinin tahmin edilemeyen su basıncı olduğunu ifade eden Canbay; bunun sebebinin de çalışmayan drenaj sistemi olduğunu söyledi. Drenaj sisteminin çalışmamasının ana nedeninin İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de çeşitli yazılarında ÖZTAŞ İnşaat’a yazdığı üzere tünel kesit değişimlerindeki drenaj sistemi süreksizlikleri olduğunun altını çizen Doç. Dr. Erdem Canbay, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bu detayların nasıl böyle projelendirildiği, bu projelerin nasıl bu şekilde onaylandığı düşündürücüdür. Eğer projeler kesintisiz ve sürekli tasarlanmış ise kontrol mekanizmalarının zamanında drenajın hatalı yapılmasına nasıl izin verdiği yine büyük bir yükümlülüktür. Zira DHV’nin de raporunda belirttiği üzere tünel hesapları projelendirme aşamasında ‘0’ sıfır su basıncına göre yapılmıştır. Yani suyun drenajı metro için olmazsa olmaz, hayati bir unsurdur.”
‘ÖNLEM ALMAMAK CİNAYET SEBEBİ’
Doç. Dr. Canbay, hesapların tünel kemerinin deprem açısından yetersiz kaldığını söyledi
ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Erdem Canbay tarafından hazırlanan ve tünel inşaatı ile ilgili görüşleri içeren yazıda tünel üzerinde meydana gelen çatlaklara dikkat çekildi. Bazı çatlakların 3 aydan kısa bir süre içinde 0.81 milimetre genişlediği ifade edilen raporda; “Her gün binlerce kişinin taşınacağı bu kadar hassas bir sistemin her an çatlama olasılığı olan invertlerin üzerine oturduğunu bilmek ve bir önlem almamak tabiri caiz ise cinayettir” dendi. Tünelin projelendirme çalışmaları sırasında mühendislik hesapları yapılırken deprem yüklerinin dikkate alınmadığına dikkat çekilen yazıda, İzmir’in birinci derece deprem bölgesi olduğu hatırlatıldı. Doç. Dr. Canbay, raporun sonuç kısmında şu görüşlere yer verdi; “Yapılan projelendirme çalışmalarında deprem yüklerinin alınmadığı anlaşılmaktadır. Yapılan hesaplar, tünel kemerinin deprem açısından çok yetersiz kaldığını ortaya koymaktadır. Kemere betonarme bir güçlendirme, mekan kısıtlamasından dolayı mümkün değildir.” Öte yandan İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, metro tünelinin tabanında yaşanan yırtılma sonrasında gerekli düzenlemelerin yapıldığını ve sıkıntının giderildiğini söyledi.