Dolar 42,8012
Euro 50,1583
Altın 5.973,25
BİST 11.341,90
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 13°C
Çok Bulutlu
İstanbul
13°C
Çok Bulutlu
Paz 13°C
Pts 13°C
Sal 14°C
Çar 13°C

Doğu-Batı Demiryolu: Fiyasko mu, Başarı mı?

Doğu-Batı Demiryolu: Fiyasko mu, Başarı mı?
27 Şubat 2025 23:31



Doğu-Batı Demiryolu (EWR) Projesinin İncelenmesi: Maliyet Aşımı, Stratejik Uyumsuzluklar ve Kamuoyu Algısı

Bu makale, Birleşik Krallık’taki Doğu-Batı Demiryolu (EWR) projesini ele almaktadır. Oxford ve Cambridge’i birbirine bağlamayı hedefleyen önemli bir altyapı projesi olan EWR, bölgesel ekonomik büyüme ve konut geliştirme için bir katalizör olarak tasarlanmıştır. Ancak proje, başlangıçtaki beklentilerin aksine önemli zorluklarla karşılaşmıştır. İngiltere hükümetinin denetim kuruluşu olan Ulusal Denetim Ofisi (NAO), projenin artan maliyetleri ve azalan yatırım getirisi konusunda ciddi endişeler dile getirmiştir. Başlangıçtaki maliyet tahminlerinde büyük artışlar yaşanmış ve beklenen ekonomik faydalar önemli ölçüde düşürülmüştür. Ayrıca, hükümet birimleri arasında stratejik uyumsuzluk ve yetersiz kamuoyu katılımı, projenin karmaşıklığını artırmıştır. Bu analiz, EWR projesini çevreleyen mali belirsizlikleri, stratejik uyumsuzlukları, teknolojik hususları ve kamuoyu algısı sorunlarını derinlemesine inceleyerek, nihayetinde projenin uygulanabilirliğini ve potansiyel uzun vadeli etkisini değerlendirecektir. Projenin finansal sürdürülebilirliği, stratejik koordinasyon eksikliği, teknolojik tercihler ve kamuoyu ile etkileşim konuları ayrıntılı olarak ele alınacaktır. Bu faktörlerin, projenin başarılı bir şekilde tamamlanıp tamamlanamayacağını belirlemedeki önemi vurgulanacaktır.

Mali Uygunluk ve Maliyet Aşımı

EWR projesinin bütçesi, ilk tahminlerden önemli ölçüde artarak 7 milyar sterlini (yaklaşık 8,7 milyar ABD doları) aşmıştır. Bu önemli maliyet artışı, projenin mali uygulanabilirliği konusunda ciddi sorular gündeme getirmektedir. Ulaştırma Bakanlığı’nın (DfT) kendi maliyet-fayda analizi önemli ölçüde revize edilmiş ve her harcanan liraya karşılık yalnızca 30-60 pens (37-75 ABD sent) getiri öngörmüştür; bu da başlangıçta öngörülen 1,10 sterlinlik (yaklaşık 1,37 ABD doları) getiriden çok uzaktır. Yatırım getirisindeki bu azalma, kamu fonlarının potansiyel olarak kötü bir şekilde tahsis edildiğini vurgulamaktadır. NAO raporu, vergi mükelleflerinin parasının etkili ve verimli bir şekilde kullanılmasını sağlamak için daha titiz ve şeffaf bir mali değerlendirmenin kritik önemini vurguluyor. Elektrifikasyon maliyetinin hesaba katılmaması bu sorunu daha da kötüleştiriyor. Ayrıca, inşaat gecikmeleri ve enflasyonun maliyet artışına olan katkısı da dikkate alınmalıdır.

Stratejik Uyum ve Daireler Arası Koordinasyon

NAO raporu, EWR projesinde yer alan farklı hükümet birimleri arasında kritik bir stratejik uyumsuzluk olduğunu vurguluyor. Tamamlayıcı bir karayolu projesinin iptali ve Bölgesel Kalkınma, Konut ve Topluluklar Bakanlığı (DLUHC) tarafından yeni bir konut politikasının uygulanması, tutarsızlıklar yaratmış ve bölge için genel stratejik vizyonu zayıflatmıştır. Bu koordinasyon eksikliği, farklı projelerin birbirine zıt değil, sinerjik olarak çalışmasını sağlayan daha bütünleşik ve uyumlu bir altyapı planlama yaklaşımına duyulan ihtiyacı ortaya koymaktadır. Projenin başarısı için, birimler arasında etkili bir şekilde iletişim kurulmuş ortak bir vizyon şarttır. Bu uyumsuzluk, projenin zaman çizelgesini etkilemiş ve maliyetleri artırmıştır.

Teknolojik Seçimler ve Çevresel Hususlar

Çözülmemiş bir diğer önemli sorun ise EWR hattının elektriklendirilmesidir. Birleşik Krallık hükümeti, 2040 yılına kadar sıfır karbon emisyonlu bir demiryolu ağı hedeflerken, dizel trenleri ortadan kaldırmak için EWR hattının tamamen elektriklendirilmesinin maliyeti 1 milyar sterlin (yaklaşık 1,2 milyar ABD doları) daha fazla tahmin edilmekte olup, toplam maliyeti 8 milyar sterline (yaklaşık 10 milyar ABD doları) çıkarabilir. DfT, kısmi elektriklendirme veya batarya ile çalışan trenler gibi alternatif çözümler araştırıyor; ancak bu seçenekler de önemli maliyetler içeriyor ve çevresel endişeleri tamamen gidermeyebilir. Raylı sistemin güç kaynağıyla ilgili karar, projenin genel çevresel etkisini ve uzun vadeli sürdürülebilirliğini belirlemede çok önemli olacaktır. Bu karar, hem maliyet hem de çevresel sürdürülebilirlik açısından dikkatlice değerlendirilmelidir.

Topluluk Katılımı ve Kamuoyu Algısı

EWR projesi, yerel topluluklarla etkili iletişim ve etkileşim eksikliği nedeniyle eleştirilere maruz kalmıştır. Bu şeffaflık ve anlamlı diyalog eksikliği, kamu güvenini aşındırmış ve projeye yönelik olumsuz algıları beslemiştir. Açık iletişim, şeffaf karar alma ve yerel endişelerin ele alınması yoluyla topluluk katılımının güçlendirilmesi, kamu desteğini kazanmak ve projenin sosyal kabulünü sağlamak için çok önemlidir. Bunu başaramama, daha fazla gecikmelere yol açabilir ve projenin genel başarısını engellemektedir. Projenin çevresel etkileri ve yerel toplulukların yaşam kalitesi üzerindeki olası sonuçları da açıkça belirtilmelidir.

Sonuçlar

Doğu-Batı Demiryolu projesi, büyük ölçekli altyapı geliştirmede karmaşık bir vaka çalışması sunmaktadır. NAO’nun maliyet aşımı, azalan yatırım getirisi ve daireler arası koordinasyon eksikliği konusundaki endişeleri, projenin planlama ve yürütülmesindeki kritik kusurları ortaya koymaktadır. Elektrifikasyonla ilgili çözülmemiş sorun, mali tabloları daha da karmaşıklaştırmakta ve önemli çevresel sorular gündeme getirmektedir. Ayrıca, yetersiz topluluk katılımı, büyük ölçekli projelerde şeffaf iletişim ve etkili paydaş yönetiminin önemini vurgulamaktadır. EWR projesinin başarılı olması için kapsamlı bir yeniden değerlendirme gerekmektedir. Bu yeniden değerlendirme, maliyet-fayda analizinin kapsamlı bir şekilde gözden geçirilmesini, ortak bir stratejik vizyonu sağlamak için daireler arası işbirliğinin güçlendirilmesini, elektriklendirme veya alternatif sürdürülebilir teknolojiler için kesin bir planı ve sağlam topluluk katılımına yönelik yenilenmiş bir taahhüdü içermelidir. Bu temel sorunlar ele alınmadan, EWR projesi, vaat ettiği ekonomik ve sosyal faydaları sağlamakta başarısız olan, kötü planlama ve yürütmenin pahalı bir örneği olma riskiyle karşı karşıyadır. Hükümet, bu riskleri azaltmak, vergi mükelleflerinin parasının sorumlu bir şekilde kullanılmasını sağlamak ve projenin bölge üzerinde somut ve olumlu bir etki yaratmasını sağlamak için kararlı bir şekilde hareket etmelidir. Projenin geleceği, bu kritik noktaların ele alınmasına bağlıdır.